Pazartesi

Benim "İdeal Kilo" Hikayem - Motivasyon




1. AŞAMA :
7 AYLIK ve MİNİCİK DOĞUP OBEZİTE SEVİYESİNE GELMEK
Hayat daha bana ömrümün ilk yıllarında sen kilona dikkat etmelisin demiş de benim üstelik sağlıkçı olan annem de bunu görmezden gelmiş, babam da "Allahım hep kızım olsun istedim, biricik kızıma kavuştum." diyip beni besiye çeke çeke 1 yaşıma girmeden obezite sınırına getirmeye başarmışlar.

(Tabi bunda 0-3 yaş arası bakımımda ve gelişimimde emeği geçen halam, dayım, amcam ve teyzemin de etkisi büyüktür.)

2. AŞAMA
SEN BÜYÜME DÖNEMİNDESİN, YE YE!
İlkokul ve ortaokul zamanlarında anneler hep sen büyüme dönemindesin tabi yiyeceksin der, bu aşamada şanslıydım yedim yedim ama hareketlilik, canlılık, kanlılık derken pek yaramadı. Sıkıntısız bir çocukluk atlattım da, tabi Gürcü olmanın getirisi aşırı kemikli yapı ve yaşıtlarıma göre iri olmam sebebiyle 4.sınıftan itibaren asla çocuk reyonunda giyinebildiğimi hatırlamam. O pek moda ekose eteği de hiç giyemedim mesela. Sanırım tartıda ilk kez 40ın üzerini gördüğümde kilo derdi ergenlikle birlikte beni basmaya başlamıştı.  (Yahu tüm kankalarım da çok zayıftı ne yapayım.! :))

3. AŞAMA
LİSE YILLARI: ERGENLİĞİN NİRVANASI
İşte bu dönemde artık "annem babam bana karışamaz yea" diyip gece yarıları evdeki cicibebelere kadar hunharca tüketmem sonucu 70kilolara kadar gördüm. Tam da ergenliğinin zirvesinde bir kız için ne acıdır bilirsiniz aslında. Nitekim çevrendekiler de ergen, devamlı acımasızca bir eleştirmeler falan. Yine de ne özgüvense hiç diyetle sporla işim de olmuyordu. İyi kötü geçinip gidiyordum kilolalarımla ben.

3. AŞAMA
ÜNİVERSİTE HAYATI: ANNE NERDESİN?
Üniversite için Antalyaya gelmem, annemsiz ilk senem ve fastfoodlar, makarnalar. Annemin kıyamayıp getirdiği 20 kavanoz nutellayla da birlikte işler çığrından çıkmıştı ama ben hem mutsuz, hem kalender. Devam devam, amaaan diyordum. :)


4. AŞAMA:
İYİKİ GELDİN FİTNESS!
Ben ki 15 dk pilates videosu yapmamış, en son sporu ortaokulda yakan top oynamak olan Eylem spora başladı da, ağırlık çalışıyor da. Tabi şaka gibiydi ama oldu. Sağlıklı beslenme makaleleri okumaya başladım derken ilk iyi gelişmeler. Tenise de başladım, artık gerçekten sağlıklı olmanın yolunu öğrenmiştim. Bundan sonra spor benim için aşktı.



5. AŞAMA
AMERİKA RÜYASI: ANOREKSİYAYA UFAKTAN BİR SELAM VERMEM

Üniversite 2. sınıf bitti, ben bir Work and Travel yapayım. Gideyim orda hunharca dağ bayır koşayım da, ama birşey de yemeyim ki karın kaslarım çıksın, oooh derken ayılmalar bayılmalar, güçsüz düşmeler. Fitnessın da fazlası zarar mı ne anacım. Yoksa ben o "idoller" gibi olmaya fazla mı takılmıştım. Velhasıl kötü bir dönemdi. Neyse ki erken fark edip canım arkadaşım Diclem* ile kutu kutu dondurmaları yiyip(!) sağlıklı(!) olduk yeniden.







6. AŞAMA
HERŞEYİ BİLİYORUM, AMA HEP BAŞA DÖNÜYORUM

Amerikadaki kötü deneyimin ardından daha fazla oku, izle, öğren Eylem dedim. Tamam diyet, antrenman bir sürü şey biliyorum ama bir kısır döngü içine girmişim.
ÇÜNKÜ BEN OBUR BİR İNSANIM.
Türkiyeye dönünce düzenli antrenmana da döndüm ama bir sonraki sene Amerikaya yeniden gittik. Ah işte bu ikinci sefer beni aldı başladığım yere yakın bi yere bıraktı.
Döndüğümde özgüven anlamında yerlerdeydim. Uzun zamandır "fit Eylem" olmak iyiydi. İnsanlar kendine ne yaptın diyordu tabiki. Bir iki ay kendime gelemedim, sonra YENİDEN BAŞLASIIIIIN!


7.AŞAMA : BU DÖNGÜYÜ KIRMAK LAZIM

Gerçekten uzun sayılabilecek bir süre yukardaki iki halim arasında gidip geldim. Diyet-Düzenli spor, boz, tekrar ve tekrar. Bu nereye kadar gidecek bilmiyordum tabi. Çünkü benim için spor yapmak kolaydı ama boğazımı tutmak çok zordu.

BEN BİR ÇİKOLATA BAĞIMLISIYIM 
AMA
DİYETSİZ HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR, ANLADIM!



8.AŞAMA: AYDINLANMA VE DÖNGÜYÜ KIRMA
Evet bu döngüyü kırmam lazımdı, diyetin önemini anlamam lazımdı. Belki aşırı kilolu değildim, ama mutlu da değildim bu bedenle. Herkes iyisin derken bile ben iyih issetmiyorsam birşey de yapmam lazımdı. Üstelik bu benim işim de olsun, başkalarına daha iyi,daha sağlıklı bir bedene sahip olmayı öğretmek istiyordum. Bu yüzden önce kendim ÖZGÜVEN ve İRADEmi geliştirmeliydim. 

Nitekim büyük ölçüde yaptım da, belki tatlıları tamamen kesemedim. Ama kendime ve hayatıma en uygun diyeti buldum ve sporu her gün daha iyi olmak için yapmaya başladım. O an zaten hiç olmadığım kadar iyi hissettim ve iyi göründüm. 







SONUÇ: İSTİYORSAN GİT VE AL !
Bugün "Çok iyi görünüyorsun" dediğiniz herkes iyi bir genetiğe sahip olduğu için o şekilde değil. Ben dışardan çok iradeli görünüyorum ama içimdeki gelgitleri burda samimi bir şekilde paylaşmaya çalıştım sizinle. Hala birden kafamı puding tenceresinin içinde bulabiliyorum :) Ama bırakmıyorum. bir hatanın tüm dizdiğim taşları yıkmasına izin vermemeyi öğrendim. Bunu yaptığımda devamı da geldi. Hiç bir başarı kısa sürede elde edilmiyor. Ama sabrettiğiniz süre kadar başarı beraberinde geliyor.

"SABIR ve İRADE = HERŞEYDE BAŞARI"