Pazartesi

"Eyvah kötü bir şey yedim!" Psikolojisi ve Bunu Aşmak

Bir yiyeceği suç unsuru olarak görmek garip bir olgu. Son dönemde karbonhidratsız diyetler, glutensiz beslenme, tek tip beslenme diyetleri, yasaklı(!) diyetler sonucunda ortaya çıkmış bir durum aslında. İnsanlar beslenme ve diyet konusunda yeterli bilince kavuşmadığından, fenomen detokslar ve isimli diyetler ile kilo vermeye/şekle girmeye çalışınca bazı besinleri şeytanlaştırıyorlar. Belki bu yasaklarla istedikleri görünüme kavuşuyorlar ama binde 1lik kesim dışında (ki bu kesim de genelde profesyonel sporcuları kapsar) asla bunu koruyamıyorlar.
Neden mi? Çünkü insanın istekleri ve besinden zevk alma konusunda bir SÜREKLİLİĞİ yok.


Peki bu “kötü bir yiyecek yedim” psikolojisi nasıl aşılır?


Öncelikle iyi besin – kötü besin ayrımını kim belirliyor? Net bir şekilde aşırı şekerin zararlı olduğu ortada. Ancak bir çikolata yediği için kendini günlerce hayali bir prangada hissetmenin yıpratıcılığı, şekerin verdiği zarardan daha fazla.


KEKLİ BİR ÖRNEK

Şöyle diyelim “temiz ve doğal” gıdalar iyi, “doğal olmayan, şeker oranı yüksek” gıdalar kötü.

Kek kötü, brokoli iyi gıda. Ama iyi-kötü besinden önce asıl düşünmemiz gereken şey HEDEFİMİZ NE? Bir dilim kek yemek bizi hedeften kaç adım geri atıyor, sıklıkla brokoli yemek bizi hem fiziksel hem psikolojik olarak zinde ve mutlu kılıyor mu? Böyle düşündüğümüz an bir dilim kekin pek de kötü bir şey olmadığı ortadadır.

Yağ kaybetmek için mutlak suretle kalori kısıtlacağız. Bir şekilde bu kalorinin bir kısmını kek için harcadık diyelim. Diğerinden kısıp günü kurtarabiliriz. Ancak burada da süreklilik devreye girer ve kek yedim-akşam az yedim-toparladım döngüsüne düşersek hata kekte olmuyor. 

Keki daha fazla istiyorsak hedefimizi baştan gözden geçirmeliyiz. Aksi takdirde aslında diyet yapmak istemediği halde yapan ve mutsuz hatta depresif insanlar oluyoruz.

GIDA SUÇLULUĞUNU AŞMANIN ÜÇ ALTIN NOKTASI


  1. İlk yapılması gereken hedefinizin/en çok istediğiniz şeyin ne olduğunu net şekilde tanımlamak. (Bu kek yemek istiyorum ama kilo vermek de istiyorum diye arada kalmamanızı sağlayan şey.)
  2. Kendinizi tanıyın. Sizi bu hedefe ulaştıracak ve hedeften uzaklaştıracak şeyleri kendinizin yapabileceği şekilde ortaya koymak. (Herkes kek sevmez mesela. Ama siz çok seviyorsanız bunu hedefe göre adapte etmelisiniz :))
  3. Bu ilk iki maddeye sadık kalmak. Sonuca eninde sonunda kavuşacaksınız. Çünkü beslenme midenin değil beynin bir olayıdır.

Psikolojik durumunuzun da hesaba katıldığı bir beslenme düzeni ilerlemesi en kolay beslenme düzenidir. Sadece tartıda günlük-haftalık eksilen rakamlar görmek mesele değil, diyet sürecinde günden güne duygusal açıdan da iyi hissetmelisiniz. Bunu asla unutmayın.

Son olarak, denemekten ve yanılmaktan korkmayın. Eğer bir diyet sizde çalışmıyorsa, kilo verdirmiyorsa veya sizi ruhsal olarak zorluyorsa değiştirin. Birde başka türlüsünü deneyin.

SİZİ EN MUTLU VE GÜZEL HİSSETİRENİ BULANA KADAR DENEYİN!

#ellyfit   👄