Perşembe

Intermittent Fasting Ne İşe Yarar? 1 Haftalık IF Deneyimim - IF 2



Merhabalar.
İF serisinin 2. blogu ile burdayııım. Bugün size instagram hesabımda yaptığım anket sonucunda daha yüksek oy aldığı için  If'in vücutta neleri düzenlemeye yardımcı olduğunu anlatmaya çalışacağım. 1haftadır bende bu programı uyguladığım için kendi tecrübelerimi de ekleyeceğim.



1- Hormonlarınız ve Hücrelerinize Etkileri

HGH - Human Growth Hormon : HGH hormonunun salgılanmasını arttırır. Ki bu hormon da kas kazanmamızı ve yağ yakmamızı kolaylaştıran hormondur.




İnsulin: Sürekli birşeyler yiyip içmediğimiz için kan şekeri dalgalanmaları minimuma iner ve insülin direnci iyileşir.






Hücre yenilenmesi: Vücut sürekli olarak sindirim ile uğraşmadığından protein sentezi ve hücre yenilenmesi için vücut daha hazır olur.








2- Kilo Verme
Daha az yemek yediğimizde, aralıklı oruç tutmak aldığımız kalorilerde otomatik bir azalmaya yol
açabilir. Ek olarak, aralıklı açlık, kilo kaybını kolaylaştırmak için hormon seviyelerini değiştirir. İnsülinin azaltılmasına ve büyüme hormonu düzeylerinin artmasına ek olarak, yağ yakıcı hormon norepinefrin (noradrenalin) salınımını artırır. Hormonlardaki bu değişimler nedeniyle kısa süreli açlık metabolizma hızınızı % 3,6-14 oranında artırabilir. Daha az yemeye ve daha fazla kalori yakmanıza yardımcı olarak, aralıklı açlık, kalori denkleminin her iki tarafını değiştirerek kilo kaybına neden olur.
Bunların dışında, enflamasyonların önlenmesi, kalp sağlığının gelişmesi, anti-aging gibi yararları da olabilir.


 İLK 1 HAFTALIK IF DENEYİMİM




Benim IF yöntemin 16-8. Yani günün 8 saatinde yiyeceğim yemekleri yiyorum ve 16 saat fastingde kalıyorum.
11:30-19:30 benim yeme aralığım.


İlk olarak benim aynı zamanda ketojenik diyet de uyguladığımı ekleyerek IFin bendeki en belirgin etkisini
-Gece yemelerimi durdurması
-İştah kontrolümü güçlendirmesi
-Yemeğin gün içinde aklımı meşgul eden birşey olmaktan çıkması ve yemek yiyebildiğim kısa aralıkta sağlıklı şeyler seçmemin daha da kolaylaşmasında gördüm diyebilirim.




.
1.Gün: Sabah ilk yemek yediğim saat olan 11:30a kadar ve gece yatmadan önce açlıktan öleceğimi sandım, içten içten feryatlar figanlar. Yeme aralığımda da 4 öğüne yakın yedim.

2.Gün: Sabah aç uyanmadım ama gece acıkmam yine oldu. 3 öğünde günlük besin değerlerimi aldım.

3.Gün: Üçüncü gün tam bir adaptasyon ve sürpriz günü oldu, ne halsizlik ne açlık. 11:30-19:30 arası yalnızca 2 öğünde almam gereken besinleri aldım ve fasting aralığında acayip enerjiktim. 💣


4.gün yalnızca iki öğün yedim ve bugün 8. günüm böyle devam etmeyi düşünüyorum. 
Bu ilk bir haftada en çok hoşuma giden şey, artık yemek yemek, yemeği seçmek, düşünmek ve hazırlamak daha az zamanımı alıyor, hata yapma şansım çok düşüyor. İşleri basitleştiriyor yani👌 Ki bu günlük iş tempomda tam da ihtiyacım olan şeydi.

Herhangi bir bağırsak problemi yaşamadığımı eklemek istiyorum. Malum diyet yapan herkesin kabusudur. 💩
Son olarak benim herhangi bir insülin, tansiyon vs bir sağlık sorunum olmaıdğını ve bu yüzden rahatlıkla bu yöntemi deneyebildiğimi eklemek istiyorum. Siz de bir önceki blogumda bahsettiğim sağlık problemleri var mı yok mu önce onu bir değerlendirmeyi unutmayın.

Deneyimlerimi sizinle paylaşmaya devam edeceğim.
Detaylar ve gün gün IF-Keto serüvenim için instagram hesabımı takip edebilirsiniz! 👄


xo, elly !


Pazar

Intermittent Fasting (IF) - Aralıklı Oruç Nedir? Nasıl Yapılır? - IF 1

Selam herkese yeniden.
8. ayın sonunda İstanbul'a alışmamın ardından ilk blog serimi IF ile açıyorum.

Bu blogda IF nedir, türleri, kısaca nasıl yapılır ve kimler yapmamalıdan en en basit şekilde bahsedeceğim.

IF Nedir?



Intermittent Fasting şu anda dünyadaki en popüler diyetlerden biridir. Aslında buna diyet demek pek doğru değil, çünkü yediklerinizi değil yeme ZAMANINIZI planlayan bir beslenme biçimidir. Atalarımızın sabah mağarasında uyanıp öğlen saatlerine kadar ancak bir antilop yakalayıp pişirdiği ve her an elinin altında atıştırmaları olmadığı halde nasıl sağlıklı bir kas yapısı ve yaşlanmayan cilt dokuları olduğunu araştırırken keşfedilen şeydir: IF.

Elbette Tavsiye Edilen Günlük Kalori alımının üzerine çıkarsak kilo alacağız veya çok altında kalırsak kas kaybedeceğiz.


Artısı ne peki?


Artısı şu:

- Gece yeme alışkanlığınızı ortadan kaldırabilir.

- Yemek yediğiniz süre kısıtlı ve atıştırmalar minimuma (veya sıfıra) indiğinden kötü şeyler (!) yeme ihtimalinizi çok çok düşürür.

Bu iki artı bedeninize değil yalnızca beslenme şeklinize kattığı artılardır.

Bedeninize katacağı artıları şu görselle açıklayayım.







Nasıl Uygulanabilir?

Üç popüler uygulanma şeklinden bahsedeyim kısaca.


· 16/8 Metodu: Kahvaltının atlanması ve ilk öğüne uyandıktan en az iki saat sonra alınması ile gün boyu 8 saatlik bir yeme periyodu (11:00-19:00 gibi) belirlenmesi ve geri kalan 16 saat için "fasting"de kalınması ile yapılır.

· Ye-Dur-Ye: Haftada 1 yada 2 kez tüm bir 24 saat için "fasting"de kalmaktır.

· The 5:2 diet: Bu yöntemde birbirinin ardı olmamak kaydıyla haftada 2 gün yalnızca 500-600 kalori alınır, haftanın diğer günleri normal beslenme takip edilir.



Kurallar Nedir?

1- Fasting (oruç) zamanında gazlı içecekler hariç kalorisi sıfır olan içecekler tüketebilirsiniz. (çay, kahve -şekersiz-)


2- Yeme aralığında iken büyük ama az sayıda öğün tüketmek daha faydalı olabilir, ancak atıştırma insanı iseniz ilk başladığınızda aralara atıştırmalık atabilirsiniz, bunun yeme periyodunda olması yeterli.


3- Mutlaka 3 lt su içmelisiniz.


4- Amacınız kilo vermekse günlük kalori alımınızın üzerine çıkmamalısınız.


Kimler uygulamamalı?


Tıbbi bir durumunuz varsa, aralıklı oruç tutmadan önce doktorunuza danışmalısınız.

Aşaüıdaki nitelikler risk arağındadır.:

Şeker hastalığınız varsa.
Kan şekeri dengeniz ile ilgili sorunlarınız varsa.
Düşük tansiyon probleminiz varsa.
Düzenli kullanmanız gereken bir ilaçla tedaviniz varsa.
Düşük ağırlıktaysanız.
Yeme bozukluğu öykünüz varsa.
Gebe kalmaya çalışan bir kadınsanız.
Regl düzensizliğiniz varsa.
Hamile veya emziriyorsanız.

Özet

Herhangi bir sağlık problemi olmayan ve sürekli psikolojik açlık çeken (MESELA BEN 👧) gibiysen beslenme zamanlamanı düzene sokmak için IF i deneyebilirsiniz. 

Sırada IF sağlığa faydaları, hangi takviyelere ihtiyaç duyarsın gibi konular olacak. 

Bloglarımı ve benim If serüvenimi instagram.com/eylemodabasifitness hesabımdan takip edebilirsiniz !

xo, elly!




Pazartesi

EVDE SPOR YAPICAM DA MOTİVE OLAMIYORUM (!)

Selam herkeseee!
Malum havalar soğudu, yaz geçti gitti. Amaaan yaza çok diyip sporu ve diyeti bırakanlar çoğunlukta. AMA YANLIŞ BE CANLARIM ! Çünkü 2018 yazının plaj fiziği 2017 kışında yapılır. Hem sağlıklı bir zayıflama süreci geçirmek, hem de verilen kiloları, toparlanan sarkmaları daha uzun süre muhafaza edebilmek için uzun süreye yayılmış istikrarlı, sessiz ve derinden bir çalışma şart.

EH HADİ MADEM ŞİMDİDEN BAŞLAYALIM !

AMA ..
ŞU AN SPOR SALONUNA PARA ÖDEYECEK DURUMUM YOK.
ŞU AN KENDİMİ SLAONA GİDECEK KADAR MOTİVE HİSSETMİYORUM.
HER GÜN SICAK EVİMDEN ÇIKIP TAA ORAYA GİDEMEM BEN.

gibi şeyler diyorsan çözümü evde birşeyler yapmakta bulabilirsin ya da bulmuş olmalısın.

AMA ..

YATAKTAN ÇIKIP HAZIRLANMA VE MODA GİRME KISMI ÇOK ZOR.
ERTELİYORUM EN SONUNDA Bİ BAKIYORUM YATMA SAATİM GELMİŞ.
BAŞLIYORUM DEVAMINI GETİREMİYORUM.
BAŞIMDA BİR HOCA OLMADAN NASIL YAPACAĞIMI BİLEMİYORUM.
HANGİ EKİPMANLARA İHTİYACIM VAR BİLEMİYORUM.

gibi bahanelerin varsa bu yazı tam sana göre

YATAKTAN ÇIKIP HAZIRLANMA VE MODA GİRME KISMI ÇOK mu ZOR?


Belki güleceksin ama spor kıyafetlerinle uyumayı denesene. Sabah üzerinde spor taytın ve sweatshirtünle uyanıp 2 bardak suyunu iç ve hafif tempo birşeyler yap. Ağır bir egzersiz uygulayacaksan da sağlam beslenmen gerekeceğinden sabah yemen gerekenleri akşamdan hazırla. Böylelikle sabah erşeye erinmeden kolayca erişebilirsin. Bu başlama zorluğu durumunu kolaylaştıracaktır.

ERTELİYORUM EN SONUNDA Bİ BAKIYORUM YATMA SAATİM GELMİŞ.


Her gün spor için belli bir saatin olsun. Her gün aynı saat. Her gün boş olacağına %95 oranında emin olduğun belli bir saat. O saate(!) saatler kala da spor yaptığın yere egzersiz matını veya kullandığın diğer ekipmanlarını yerleştir. Bu hazırlık beynini spor aktivitesi yapacağına hazırlayacaktır.

BAŞLIYORUM DEVAMINI GETİREMİYORUM

Kendine hedef bir tarih belirle ve bunu görünür bir yere as. Buzdolabının üstü gibi. Egzersiz yapmadan veya diyetini ihmal ederek geçirdiğin her gün için bu güne +1 eklemen gerekecek. Yapman gerekenleri ertelerken sonucu ertelediğini bil.

BAŞIMDA BİR HOCA OLMADAN NASIL YAPACAĞIMI BİLEMİYORUM.

Aslında bu biraz daha önemli bir konu. Mesela pilates egzersizlerinin çoğu yanlış formda uzun süre yapıldığında kalıcı hasarlara yol açabiliyor. Bu nedenle en azından belli bir süre bir uzmanla bu sporun temelini çalışmak şart. Ancak kardiyo temelli egzersizler, zumba, evde adım atma egzersizleri herkes için video yoluyla eğitim sunuyor. Bunlardan benim bir kaç önerimi ve kendin için en iyi programı seçmeni sağlayacak rehber videoları da youtube.com/1eylem kanalımda bulabilirsin.

HANGİ EKİPMANLARA İHTİYACIM VAR BİLEMİYORUM.

Aslında google bu konuda tam bir hazine ama Cumartesi blogunda ben de uygun fiyatlı örneklerle evde kullanılabilecek pek çok fitness ekipmanını derlediğim bir yazı eklemiş olacağım. Bu adım için takipte kal.


SONUÇ

Anlayacağınız motivasyon ufak ipuçlarında gizli olabiliyor çoğu zaman. Öncelikle yapamadığın için kendinizi suçlamayın. Unutma ki spor yapmak için motive olamıyor olmak bedeninin üşengeçliği değil, sen tembel değilsin. Beynin konfor alanından çıkmak istemiyor. Onu zorla, sonuç sana gelecektir.

Pazar

Spor Sonrası Oluşan Ağrıları Minimuma İndirmek İçin

Sonunda motive olduk, kendimizi disipline sokmamız gerektiğini anladık, kendimiz için uygun diyete bi yerinden iyi-kötü başladık. Ne kaldı: SPOR. 💪💦
Başladık spora, haydiii... Girdik salona ya da aldık evde matımızı yaptık birşeyler. Dünyanın en mutlu insanı olarak sporu tamamladık. Mutlu uyuduk. 😀


ERTESİ SABAH !!!!😖

Bir uyandık ki kaslarımız tutmuyor. Her yerimiz ağrıyor. Halk arasındaki tabirle: hamladık! Bilimsel anlamda: uzun zamandır aktif edilmediği düzeyde aktifleşen kasların bu duruma tepkisi, bir yandan da aşırı laktik asit birikimi sonucu bu ağrılar oluşuyor. Peki bubirikimi ve gerginliği kaslardan atmanın yolları nelerdir? O zaman okumaya devam...

1. Öncesinde ISINMA ve ESNEME 


Hangi sporu yapacaksanız yapın (pilates, ağırlık çalışmasıi zumba, spinning, vs..) Egzersiz öncesi mutlaka 5-10 dk.lık hafif bir ısınma yapmalısınız. Bu kaslarınızın ısısını ve mobilitesini arttıracak, oksijen kapasitesini yükseltecektir. Bunun sonrasında ise yine 5-10 dk.lık dinamik esneme (kolları, bacakları sallamak, beli çevirmek, hafif ağırlıklarla basit hareketleri çok tekrarla uygulamak gibi) yapıp egzersiz öncesi doğru rutini tamamlayın.



2. Sonrasında ISINMA ve ESNEME

Sonrasında ise bu kez yükselen vücut ısısını normale döndürmek, DOMS (kasın hamlık ağrısı) potansiyelini düşürmek için - 5 dk hafif tempo yürüyüş ve 5-10 dk statik esneme (belli bir kası esnetip bir süre o şekilde bekleyerek yapılan esneme hareketleri) yapmalısınız.


3. İyi Dinlenme : UYKU 





Kasların toparlanma süreci en hızlı uyku evresinde gerçekleşir. Bu nedenle spora başladığınız andan itibaren uyku düzeninice daha da fazla dikkat etmeniz gerekiyor. 

Özellikle YAĞ YAKMAK İSTEYENLER İÇİN en önemli saat dilimi gece 02:00 - 06:00 aralığıdır. 
Çünkü bu evrede yağ yakımını yöneten leptin hormonu üst düzeyde salgılanır.






4. İyi Beslenme : PROTEİN ALIMI


Spora ve diyete başlayan herkes kasların proteinler ile beslendiğini öğrendi zaten. Haliyle spordan sonra alınan ilk öğünde vücudunuza protein vermeniz gerekiyor. (Günlük ideal alım: kg başına 1.2-1.4 gr protein) Bu sayede hem kası hemen beslemiş hem de toparlanma sürecine katkıda bulunmuş oluyorsunuz. Kaslar besinlerini alamadıkları sürece kendilerini kısa sürede yenileyemezler.



5. Ilık Duş


Spordan hemen sonra kasılmış kaslarınızı dinlendirmek, oluşan toksinleri ve teri atarak gözeneklerinizin açılmasını sağlamak için ılık duş çok önemlidir. Spora başlamakla birlikte cilt problemlerinin arttığını söyleyen insanlar genelde bu faktörü göz ardı edenler oluyor.

6. Masaj Uygulaması

Her zaman gerekli olmamakla birlikte, o gün daha fazla zorlandığını ve ertesi gün daha fazla ağrıyacağını hissettiğiniz (örn: ön bacak kası gibi) bölgeye herhangi bir cilt yağı ile ovarak masaj yapabilirsiniz.
Bu süre 10 dk.yı geçmemeli ve kaslarınızı fazla sıkmadığınıza emin olmalısınız.

7. Sıcak Su ve Havlu Uygulaması


Ertesi gün ağrınız belli bölgelerde dayanılamayacak düzeyde ama hala kasın kullanımında şiddetli ağrı yaşamıyorsanız ağrılı bölgeye ÇOK SICAK OLMAMAK KAYDIYLA sıcak su torbası veya ısıtılmış havlu koyup 10-15 dk kadar bekletebilirsiniz. Bunu gün içinde 4-5 saatlik periyotlarla uygulayabilirsiniz.


8. SON ÇARE: AMAAAN DOKTOR (!)


Ertesi gün ağrınız dayanılmaz derecede, o kası asla kullanamıyorsunuz. Sakatlanmış da olabilirsiniz.
Bu ağrı sizin ağrı eşiğinize göre sizi çok fazla veya orta düzeyde zorlayacaktır. Çok fazla zorlanıyorsanız hemen bir doktora görünün. İlk gün için ağrınız katlanılır düzeyde ama ertesi gün hala geçmedi ve artıyorsa HEMMEN DOKTORA.

NOT: Doktor tavsiyesi olmadan asla ama asla kas gevşetici krem veya hap kullanmayın.

___________________________________________________________________

SONUÇ


Sanmayın ki sadece yeni başlayanlar bu ağrılarla karşılaşıyor. Uzun süre spor yapıp bir süre bırakmış kişiler de egzersize döndüklerinde bunları yaşıyorlar. Ama hem kas hafızalarının avantajı hem de -muhtemelen- bunları nasıl minimuma indirebileceklerini bildiklerinden yeni başlayan biri kadar zorlanmazlar. "Sonra ağrıyo ya" diyerek vücudunuza yapabileceğiniz en güzel iyilikten asla onu mahrum etmeyin. SPOR CANDIR! 

#ellyfit

SORULARINIZ İÇİN: instagram.com/eylemodabasifitness
YOUTUBE KANALIM: youtube.com/BirEylem

Cumartesi

Popom kalsın, Belim incelsin Mİ?

Heyyooo!



Selam kızlar.
(Bu blogu yazdım ama pek kıymetlimiss olarak tuttum 2 hafta beklettim anca yayınlıyorum. Durdukça şarap misali kıymetlendi ama ha. 😚)
Squat booty'lerin pek moda olduğu bu dönemde aşşırı düşük kalorili diyetlerle baştan ayağa incecik çöpçük kaldığımız diyetlerin ve ölümüne kardiyoların da devri kapanmış oldu. Yeni moda




POPOYU KORU, BELİ İNCELT! AMA NASIL?




Bunu yapabilmek iki temele dayanıyor.
  1. Düşük karbonhidratla beslenerek bel bölgesindeki yağlanmayı ve ödemi minimuma indirmek
  2. Ağırlık kullanarak kalça çalışarak kalça kaslarımızı geliştirmek, şekillendirmek (büyütmek 😋)
Bu kadar basit aslında. Zaten düşük karbonhidrat mevzusunu şurada,

Bacakları kalınlaştırmadan kalça şekillendirme konusunu da şurada detaylı anlatmıştım.

Bi göz atın bakalım.

Merak ettiğiniz diğer herşey için instagram.com/eylemodabasifitness 'tan bana ulaşabilirsiniz.

Seviyorum sizi. Öptüm ! 💗

Pazar

5 Günde Nasıl 3 Kilo Verdim? - Neden ?

Selamlaar herkeseeee!

Oruç tutmalar bitti, bayram başladı. Bazılarına oruç tutmak yaradı, eksileri gördüler. Bazılarına yaramadı kilo aldılar. Şimdi bayramda 3 gün yine bazıları iradeli olacak, bazıları dağıtacak falan.  Ama iki grubun hatunlarına da sesleniyorum: HEPİNİZ HARİKASINIZ KIZLAR ! 💗

Gelelim bana.

Türkiye sınırlarında ilk kez tam zamanlı (günde 9 saat, haftada 5 gün) çalıştığım bir işe başladım. Bunun beraberinde artan enerji ihtiyacım ve yemek hazırlama konusundaki boşvermişliğim sonucu bulduğum herşeyi yememle (artı çok yoruluyorum yeaa diyip antrenmanları da boşlamakla beraber) , psikolojim kötü ya diyip gece gece 1 kutu dondurmayı gömmemle, saldım çayıra mevlam kayıra misali yine 62leri geçtim, ödem aldı yürüdü, şipşiş kaldım. 30 dk dahi spor yapamaz oldum.

Tartıda 62,7yi görmek mesele değil de,

Aynada istediğimi görememek çok koyunca ben:

Hemen ipleri elime aldım vee tam bi hafta önce jet bi kararla bu beslenme ve spor işini yeniden sıkıya aldım. Ramazan da geçtiğine göre herkesin uygulayabileceğini düşündüğümden sizinle de paylaşmak istedim.

  1. Tatlıları kuruyemişlerle değiştirdim. (Günde max 2 avuç)
  2. 3lt suyu asla ihmal etmedim.
  3. Karbonhidratı (ekmek, pilav, vs) bir avuç kadar ve yalnızca antrenman öncesi öğünde tükettim.
  4. Her öğünle beraber mutlaka zeytinyağı eklenmiş yeşillik!
  5. Az ama sık değil, dolu dolu ama net 2 öğün yedim ve en önemlisi bu öğünlerim hepsini bir gün önceden planladım ve hazırladım.

Evet bu 5 prensiple şişkinliğim bir haftada tamamen indi, vücudum eski şekline döndü ve 59,2ye tekrar indim.



Elbette eski düzene dönersem bunu kaybetmem çok kolaydır ve asıl söyleyeceklerim burası zaten.

KISA VADEDE TARTIDA BÜYÜK SONUÇLAR GÖSTEREN DİYETLER, YALNIZCA FİTİLİ ATEŞLEMEK İÇİN İYİDİR!

Sonrasında bombanın tam hedefe vurması için ipleri elinizde tutmanız, koordinatları sıkı sıkıya takip etmeniz gerekir. (Burada bomba hedef vücut şekliniz ve koordinatlar iyi beslenme ve spor planıdır.)

Demem o ki ben 4 senedir iyi hissetiğim hale gelebilmek için çalıştım, hep disiplinli biri olsam da aklımda hep fitness olsa da her zaman motive olamıyorum. Emin olun kimse her zaman tam motive uyanmıyor. Sadece bir yerde silkelenip yeniden işin başına geçebilenler sonuca varıyor.

Bir sonraki blogda en yaygın spordan kaçma bahanelerinden ve onları dan dan dan vurma yöntemlerinden bahsedeceğim. Bence takipte kalın. 


Teşekkürler! 👄

Pazartesi

"Eyvah kötü bir şey yedim!" Psikolojisi ve Bunu Aşmak

Bir yiyeceği suç unsuru olarak görmek garip bir olgu. Son dönemde karbonhidratsız diyetler, glutensiz beslenme, tek tip beslenme diyetleri, yasaklı(!) diyetler sonucunda ortaya çıkmış bir durum aslında. İnsanlar beslenme ve diyet konusunda yeterli bilince kavuşmadığından, fenomen detokslar ve isimli diyetler ile kilo vermeye/şekle girmeye çalışınca bazı besinleri şeytanlaştırıyorlar. Belki bu yasaklarla istedikleri görünüme kavuşuyorlar ama binde 1lik kesim dışında (ki bu kesim de genelde profesyonel sporcuları kapsar) asla bunu koruyamıyorlar.
Neden mi? Çünkü insanın istekleri ve besinden zevk alma konusunda bir SÜREKLİLİĞİ yok.


Peki bu “kötü bir yiyecek yedim” psikolojisi nasıl aşılır?


Öncelikle iyi besin – kötü besin ayrımını kim belirliyor? Net bir şekilde aşırı şekerin zararlı olduğu ortada. Ancak bir çikolata yediği için kendini günlerce hayali bir prangada hissetmenin yıpratıcılığı, şekerin verdiği zarardan daha fazla.


KEKLİ BİR ÖRNEK

Şöyle diyelim “temiz ve doğal” gıdalar iyi, “doğal olmayan, şeker oranı yüksek” gıdalar kötü.

Kek kötü, brokoli iyi gıda. Ama iyi-kötü besinden önce asıl düşünmemiz gereken şey HEDEFİMİZ NE? Bir dilim kek yemek bizi hedeften kaç adım geri atıyor, sıklıkla brokoli yemek bizi hem fiziksel hem psikolojik olarak zinde ve mutlu kılıyor mu? Böyle düşündüğümüz an bir dilim kekin pek de kötü bir şey olmadığı ortadadır.

Yağ kaybetmek için mutlak suretle kalori kısıtlacağız. Bir şekilde bu kalorinin bir kısmını kek için harcadık diyelim. Diğerinden kısıp günü kurtarabiliriz. Ancak burada da süreklilik devreye girer ve kek yedim-akşam az yedim-toparladım döngüsüne düşersek hata kekte olmuyor. 

Keki daha fazla istiyorsak hedefimizi baştan gözden geçirmeliyiz. Aksi takdirde aslında diyet yapmak istemediği halde yapan ve mutsuz hatta depresif insanlar oluyoruz.

GIDA SUÇLULUĞUNU AŞMANIN ÜÇ ALTIN NOKTASI


  1. İlk yapılması gereken hedefinizin/en çok istediğiniz şeyin ne olduğunu net şekilde tanımlamak. (Bu kek yemek istiyorum ama kilo vermek de istiyorum diye arada kalmamanızı sağlayan şey.)
  2. Kendinizi tanıyın. Sizi bu hedefe ulaştıracak ve hedeften uzaklaştıracak şeyleri kendinizin yapabileceği şekilde ortaya koymak. (Herkes kek sevmez mesela. Ama siz çok seviyorsanız bunu hedefe göre adapte etmelisiniz :))
  3. Bu ilk iki maddeye sadık kalmak. Sonuca eninde sonunda kavuşacaksınız. Çünkü beslenme midenin değil beynin bir olayıdır.

Psikolojik durumunuzun da hesaba katıldığı bir beslenme düzeni ilerlemesi en kolay beslenme düzenidir. Sadece tartıda günlük-haftalık eksilen rakamlar görmek mesele değil, diyet sürecinde günden güne duygusal açıdan da iyi hissetmelisiniz. Bunu asla unutmayın.

Son olarak, denemekten ve yanılmaktan korkmayın. Eğer bir diyet sizde çalışmıyorsa, kilo verdirmiyorsa veya sizi ruhsal olarak zorluyorsa değiştirin. Birde başka türlüsünü deneyin.

SİZİ EN MUTLU VE GÜZEL HİSSETİRENİ BULANA KADAR DENEYİN!

#ellyfit   👄

Cuma

İnce Bel Part 4: Spor 2 - Karın Egzersizlerinde Üç Önemli Nokta (!)

Ta ta ta tammm !!!
Bel inceltme serimizin son ve en önemli blogu haftalar sonra burada!! Aşırı aşırı yoğun bir dönem geçirmemden dolayı Youtube kanalımı ve blogumu ihmal etmek içimi parçaladı. Ama kaldığımız yerden devam .😊 )

Bel inceltmek için yaptığımız egzersizlerde dikkat etmemiz gerekenleri üç noktada ele alıp kısaca anlatmaya çalışacağım.


- Ağırlıkla Çalışmak veya Çalışmamak (?!)

Her zaman bir bölgedeki yağlanmanın azalmasının ve daha kolay incelmesinin yolunun 0o bölgedeki kasları geliştirmek olduğunu söylüyoruz. Kas arttıkça yağ yakma kapasitesi ARTAR.
AMA!
Konu bel ise kesinlikle yüksek ağırlıklarla çalışmamak gerek. Çünkü kontrolsüz gelişen yan karın kasları irileşir ve istediğimiz kum saati görüntüsü yerini buzdolabına bırakabilir. Bu yüzden karın için ağırlıklar tamam, mesela mekiklerde ağırlık kullanmak gibi. Ama bel için yalnızca vücut ağırlığımız en idealidir.


- Tam Rotasyonlu Oblik Hareketleri


İstediğimiz ince bir bel ise bir diğer nokta omurgamızın normal duruşunu koruyarak yan bel kaslarımızı şekillendirmek ilk amacımız olmalı. Bu yüzden alt sırt bölgemizden karnımıza kadar uzanan tüm yan kaslarımız eşit çalışmalıyız, yükü yalnızca tek taraf bindirmemeliyiz. Yani tam açı dönerek yapılan hareketler bir seferde tek tarafı çalıştıran egzersizlerden daha faydalı ve doğrudur.


- Karnı İzole Edip Bacakları Oynatalım !



Alt karnı eritmek en zoru değil mi? Tamamen kilo versek de karnımızın dümdüz olmasına 5 kala o alt karın başa bela oluyor. Burada baş rolü bacaklarımızı kullandığımız karın hareketlere veriyoruz. Bunu kabul ettikten sonra da anahtar:  yaptığımız egzersizde kalçaya değil, tamamen karna odaklandığımızı bilmek.

Yani bacaklarımızı kaldırarak veya kendimize çekerek yaptığımız hareketlerde boynumuzdan kalçamıza kadar sabit kalmalı, kalçamızı kesinlikle havaya kaldırmamalıyız. Ki yük tamamen karna binsin. İstediğimiz noktaya odaklanalım.

Yardımcı bölgeyi izole etmeyi öğrendikçe aldığımız sonuçlar hızlanacaktır. 👍






SONUÇ 💜

Bunların dışında her gün 10-20-30 kez, bir ayın sonunda 150 mekik çektiren challengeların bir işe yaramadığını da ekleyip bu bloga son veriyorum .💥

Okuduğunuz için teşekkürler.

Youtube Kanalım: BirEylem
Instagram : Fit1Eylem


#ellyfit

 💋💋

Cumartesi

İnce Bel Part 4: Spor 1 - Karın ve Bel Egzersizinde Ayrılmaz Üçlü

Yeniden merhabaa !
Çılgınlar gibi göbek eritme konusu deşiyoruz bu ara herkesle, çünküüü Haziran'ın vücudu Şubat'ta yapılır ey gençlikk ! :)


İnce bel, düz karın serisinin en çok merak edilen kısmı: İnce Belli Egzersiz an itibariyle başlıyor. :)
Bu ilk blogda ince bel-düz karın antrenman üçgeninini anlatacağııım. (Evet bu tabiri ben uydurdum. :))



Ama önce bir noktadan bahsetmek istiyorum.

NEDEN KARIN KASLARIMIZI GELİŞTİRMELİYİZ?

Sadece parça parça karın kaslarımız çıksın diye değil, zaten çoook çok ağır bir diyet uygulamazsanız asla baklavalarınız çıkmayacak. ASLA!
Karnımız düz olsun ve şekilli olsun diye de bu bölgedeki kasları geliştirmeliyiz. Çünkü vücuda şekil veren kaslardır, fark ettiğiniz üzere yağlar kendi kafasına göre takılır ve kendi istedikleri gibi şekil alırlar. Ama kaslar hep sıkı ve düzgün görünecek şekilde şekillenir. Yani yıllarca yağları yönlendiremedik ama kasları şekillendirmek bizim elimizde.
Ayrıca bir bölgedeki kas oranı arttıkça o bölgenin yağ yakma kapasitesi de artar. Aslında kas kütleniz arttıkça vücudunuzun  kalori ihtyacı artar, bu nedenle daha zor kilo alırsınız. 
 Yani KİLOYU KORUMAK, KOLAY KİLO ALMAMAK ve ŞEKİLLENMEK İSTİYORSAK kaslarımızı güçlendirmeliyiz. Bakın büyütmek demiyorum farkındaysanız.


Üçgene dönelim.

1. KARDİYO (HIIT mi UZUN YÜRÜYÜŞ mü?)

Göbek eritme, bel inceltme söz konusuyda harcadığımız kalori artmalı. Eee haliyle kardiyo yapmalııı. Kardiyo hem kardiyovasküler sistem için hem de genel vücut sağlığı ve görünümü için önemli bir faktördür. Peki hangisi daha etkili? Vücudunuz el veriyorsa uzun yürüyüşler yerine kısa koşular daha etkilidir. Ama yağ oranını düşürmede en etkili kardiyonun HIIT'ler olduğu da kanıtlanmışken bence Youtube'dan bir 20dk.lk hiit videosu yapıp 50 dk yürüyerek yakabileceğinizden daha fazla kalori yakmak daha mantıklı, hem kas kaybınızı da minimumda tutar.

2. GÜÇLENDİRME EGZERSİZLERİ

Mekikler, twistler, leg liftler burası işte. Bu egzersizlerin hepsi karın kaslarınızı güçlendirmeye yöneliktir aslında. Buradaki yağlar sıkıp bıraktıkça gitmiyor, içerdeki kasları zorladığınız için karın bölgeniz çalışıyor. Ve yukarıda da anlattığım gibi bölgenin kasları güçlendikçe yağ yakma kapasitesi artıyor. Bu nedenle de sadece  mekik değil, tüm kasları çalıştıran karma hareketler yapmalısınız.

3. STATİK EGZERSİZLER


Plank, side plank, wall sit de bu kategorinin ürünleri. Statik egzersizler tüm kasların maksimum derecede çalışmasını sağlayan, aynı zamanda bir o kadar da cildinizin sıkılaşmasını sağlayan egzersizlerdir. Tek bir hareketle hemen hemen tüm kas hücresi kendini daha dayanıklı hale getirmek için çalışır. Bu nedenle PLANK DA YAPMALIYIZ! HEM DE HER GÜN!

Bir sonraki blogda da karın çalışmalarında dikkat edilmesi gerekn küçük ama önemli 4 faktörden bahsetmeye çalışacağım. Okuduğunuz için teşekkürler :))

#ellyfit

youtube.com/BirEylem

Çarşamba

İnce Bel Part 3: Hurafeler - Dışardan Destekle Bel İnceltmek ??!

Yeniden merhabaa :) Öncelikle bu seriye gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkür ederiim.
Bundan da aldığım kuvvetle bugün bu bel inceltme, göbek eritme konusundaki boş beleş konuların 4 büyüğüne açıklık getireceğim. :) Haydi ben bir döküleyim ...





1- Korseler

İki grupta alalım, biri evet anlık çözümcü bir akşam giymelik korseler. Bunlara bir nebze tamamım. Neticede dar birşey giyeceksin ve hızlı bir çözüme ihtiyaç var.
Benim sinir olduğum ikinci grup. Çok ünlü ve iyi fizikli fitness modellerin de para aldıkları için "bakıığn belimi bunu takarak incelttiiim" dediği korseler. Evet canım, tabiki, 5 senedir deli gibi spor
ve diyet yapmanla alakalı değil, spor yaparken onu taktığın için inceldi belin, evet.
Bunlar dışardan sizi sıkar, yağ hücreleri sıkışınca "ay patladım burda ben" diyip intihar etmediğine göre, bunların yağların azalmasında bir etkisi olamaz değil mi ama? Elbette spor yaparken omuganızı düz tutmayı sağlarlar, destek olurlar ama sadece bunu takarak sporsuz diyetsiz beliniz incecik fidan gibi olmaz (!) Ayrıca çok sıktığınızda organlarınıza uygulanan aşırı baskı da artı dezavantaj.



2- Yerde Mekik Aletleri ve Titreşimli Yapışkanlar

Bu aletler pek kalmadı ama bir ara televizyondan pazarlama dönemlerinde %8-10 yağ oranlı fitness modellerle iyi reklamları yapılmıştı. Bu mekik şeyi için tamameeen etkisiz diyemem ben ancak vücut ağırlığınızın tamamını kullanmadığınız egzersizler her zaman etkisi daha düşük egzersizlerdir. Yani ilk başlarda zorlanıp zamanla en iyi formda çektiğiniz mekiklerin yerini bu aletler doldurmaz. Ha bir de o pasif egzersiz bantları var ya, yapıştırıyorsun da titriyo, ha onların da cep telefonu titreşiminden farklı bi etkisi yok, kanıtlandı. Paranızı boşa harcamayın. :)


3- 10 100 1000 Mekik

Bu da internette pek moda olan mekik programlarıyla başlayan bir boş furya. Bakın bakın bel bölgesindeki yağlar da her bölgedeki yağlar gibidir, aynıdır. Minimum efor sarfedilen 200 mekik de çekseniz 5 dk.da hızlıca tamamlanan, ağırlıkla veya ağırlıksız yapılan ama çeşitli 3-5 egzersizden oluşan bir program kadar başarılı olamazsınız. Bu bölge bir çok kastan oluşur, yalnızca dümdüz mekik çekerek tamamını çalıştırmak yani tamamını ideal şekle sokmak hayaldir. Aynı zamanda da zaman kaybıdır. Kan ter içinde kalın ama egzersiz çeşitliliğiniz olsun, 5 dk sürsün ama maksimum efor sarfedin. Öyle ki karın için özel hiç bi hareket barındırmayan 20 dk.lık HIIT bir kardiyo çalışmasında bile karın kasları 100 mekikten daha fazla çalışıyor. Kaybedecek vakit yok !


4- Özel Çaylar, Haplar : Ahh ahh :)))

Bu da en tehlikelisi. Çay yine bir nebze, muhtemelen bitki karışımıdır ama haplar, ah sakın sakın. Bakın bunları çevrenizde biri uygulamış, iyi sonuç almış olabilir. Ama bir de sorun sporsuz mu yapmış? Sadece onu mu içmiş? O iş öyle değildir. Bu tarz besinler genelde placebo etkisi verir. Yani o içtiğiniz şeyin size çok faydalı olduğuna beyniniz inanınca buna yönelik gelişme göstermek için çalışır. Siz de aslında beyninizin bu büyük başarısı için para vermiş olursunuz. Kendinizi motive ederek tamamen ücretsiz, evet yanlış duymadınız TAMAMEN ÜCRETSİZ şekilde yapabilecekken hem de !


Bunların tamamı pazarlamanın biz kilo vermek/sıkılaşmak/kas yapmak isteyenlere hizmetidir. Hizmet var hizmet var. Bu tarz şeyleri anlatanlar düzenli sporla diye bir ibare eklerler hep, acaba neden :)
Düşünün, bedeninizin herşeyi yapabilme kapasitesi varken neden para dökesiniz?

Okuduğunuz için teşekkürler :)

Salı

İnce Bel Part 2: Beslenme - Karın Bölgesini İnceltmek İçin Nasıl Beslenmeli?

Herkese yeniden merhaba! 

İnce Belli Bloglar serisi devam. Bu yazıda karın bölgenizi iyileştirmeye yönelik beslenmeyle ilgili 6 temel maddeyi derledim. Dilerim faydalı olur! :)


1. Karbonhidrat Tüketimi


Karbonhidratlar bol miktarda su yüklü olduklarından vücuda girdiği andan itibaren tüm hücrelere su gönderirler. Bu da vücudunuzu normalden daha şiş hissetmenize ve deri altındaki hücrelerin daha şiş olmasına sebep olur. Meyvelerin de bol miktarda karbonhidrattan oluştuğunu unutmamak ve tüketiminde aşırıya kaçmamak gerekir. (Meyve şekeri kısmına hiç değinmiyorum bile. Yine de ben yapay şekerlerdense tatlı isteğinin meyvelerle karşılanmasından yanayım :) Bu nedenle özellikle kısa sürede fark yaratmak istiyorsak, vücudumuza aşırı karbonhidrat yüklemeyerek başlamak lazım. Özellikle akşam öğünlerinde, enerjiye de dönüştürülemeyeceği hareketsiz günlerde kısıtlamaya gitmek büyük bir adım olacaktır.


2. Bol Su

Yukarıda hücrelere giden suların deri altında şişmeye sebep olduğunu söyledim. Ancak bu saf suyun vücuda girmesiyle aynı şey değildir. Bol su tüketimi hücrelerde lipitlerin (yağ hücrelerin) yıkılmasında daha fazla parçalayıcı bulunmasını sağlar. Yağ yıkımı su molekülleriyle gerçekleştiğinden, bu tepkimeye ihityacı olan giren maddeyi bol miktarda vermezsek iyi bir sonuç bekleyemeyiz. (Merhaba lisede kimyam hep düşüktü ama bu konudan anlıyorum biraz :)) Yani yağ yakmak istiyorsak su bizim baş yardımcımız, vücut içindeki temsilcimizdir.


3. Protein Tüketimi

Bu konudan carb cycle ve karbonhidratlarla ile ilgili iki blogda da bahsetmiştim. Vücut ilk olarak karbonhidratlardan enerji ürettiğinden bunlardan aşırı alındığında kolay kolay yağ yakımına yönelmiyor. Bu yüzden protein tüketimini arttırmak vücudu şaşırtma ve direkt olarak yağ yakımını hızlandırmaya adım oluyor. Ayrıca protein alımı kasların yenilenmesini ve spor sonrası yıpranan kas liflerinin onarılmasını da hızlandırıyor. Yani daha hızlı sıkılaşmaaaa !!! :)



4. Asitli İçecekler

Karın bölgeniz yağlı olsa da olmasa da asitli içecekler fazlaca boş kalori ve gereksiz kimyasal madde içerir. Kanserojenliğinden bahsetmiyorum bile. Açıkçası bu ürünleri hayatınızdan  hafta için bile
tamamen çıkarsanız farkı hissedeceksinizdir. Üstelik gaz yoğunluğu sebebiyle mideyi de büyütüyor. Gereksize bak sen :) Bunu yaşamımızdan komple silmeli!


5. Sağlıklı Yağlar

3. maddede bahsettiğim enerji olarak kullanma meselesine dönelim, vücudumuz yağ yakma makinesine dönüşsün istiyoruz. O zaman ona doğru yakıtı verelim bunu yakmaya alışsın. Sağlıklı yağlardan ideal miktarda tüketmek özellikle en çok yağ biriken bölgede (karın :)) incelme sağlıyor.




6. Tuz

Beyazların en tehlikelilerinden: Tuz. Sodyum içeriği sebebiyle şişkinliğin birinci sebebidir. Ayrıca vücutta ziyadesiyle su tutmaya sebep olur. Tuz tüketimi sınırlamak veya sıfıra indirmek genel görüntünüzde bariz bir incelme sağlayacaktır. Dene gör :)





...............
Bu maddelerin tamamı kısa vadede bile bel ve karın bölgenizde incelme görmenize, mide şişliğinizin (eğer bir rahatsızlıktan kaynaklanmıyorsa) inmesine fayda sağlayacaktır. Yani 1 hafta sonra içine girmeniz gereken elbise için de bunları uygulayabilirsiniz. Uzun vadede beslenme alışkanlığı haline getirdiğinizde de bu blog amacına ulaşmış ve siz ince bir bele kavuşmuş olacaksınız ! :)

İNCE BEL TEMALI DİĞER YAZI DA YOLDA !
Okuduğunuz için teşekkürler!

Pazartesi

"İnce Belli Bardak" Dosyası Açılıyor - Bel İnceltmede En Önemli Nokta Ne?

Türk kültürünün vazgeçilmez ögesi: ince belli bardak.


Çayları alalım da bu blogu öyle okuyalım, tematik olacak biraz. ☺ 



Atalarımız buradan da yola çıkarak zerafet temsili görmüş olacaklar ki, ince bel estetik algımıza oturmuş, çoğunluktan fazla bir çoğunluk için geçerli "güzellik" parametresi olmuştur. O yüzden bu blogda kendimi de biraz bu konuda tecrübeli görerek (buraya bir fotoğraf gelecek, şu aşağı bir yere ) ben neler yaşadım, nasıl beslendim de nasıl oldum, bunlardan bahsedeceğim. Bu hafta boyunca da "İnce Bel, Düz Karın" dosyasını açabildiğimce açacağım. 



1. EYVAH "DANA" GİBİYİM!

İlk fotoğraf çok da eski bir tarih değil zaten, Eylül 2015. Yani yaklaşık bir buçuk sene öncesi. Amerika'dan yani hunharca fast foodla beslendikten ve berbat bir uyku düzeninden geri dönüş. Hani bir önceki blogta bahsettiğim özgüvenimin yerlerde olduğu o çöküş dönemi. (O blog da şurada.) Yaklaşık dört ay doğru dürüst hiç spor yapmayınca göbek çıkmasa da bel yanlara alabildiğine genişliyor haliyle. Vehametimi daha fazla açıklayamayacağım, yükselme dönemine gireyim ya, valla içim daraldı


2. KİLO VERDİM, İNCELDİM DE DÜMDÜZ OLDUM AMA?

Sadece spora yeniden başlamakla 64-65 olarak dönüp 60 kiloya kısa sürede düşmek tabi güzel oluyor. Ama yine bi olmamışlık var gibi ??? Fitnesscıyım diyorum ama pek de benzemiyorum hani. O kadar düşük karbonhidrat diyet bilgileri falan sanki bende yokmuş gibi. Beslenmeme hiç dikkat etmiyorum, bir oburluk bir pis boğazlık. Hay Yarabbim!


3. ONCA KISA TSHİRT VE DÜŞÜK BEL ŞORT BOŞA ALINMADI!

Sonra ben bir silkelenip kendine gelme anıyla, bu bel inceltme işinin tamamen mideme neler gönderdiğimle alakalı olduğunu anlıyorum (sonunda!) ve başlıyorum buna yönelik beslenmeye. Yani aldığım karbonhidrat miktarına dikkat etmeye, şekeri azaltmaya ve fastfoodu kesmeye. Sonuç o kadar bariz ki, belim hem inceliyor hem şekli düzelmeye başlıyor. Bir yandan da haftada iki kere buna yönelik, tamamen buna yönelik(!) egzersizler yapıyorum. Derken sonuç sonunda tatmin ediyor. Oh be oh ya!

BİZ BİR ÖZET ALALIM.

  1. Diyet yok, Spor yok
  2. Diyet yok, Spor var.
  3. Diyet var, Spor var.

SONUÇ: İNCE BEL VE DÜZ KARIN İÇİN, DOĞRU VE TEMİZ BESLENME!

Son fotoğrafla ilgili eklemem gereken şey şu, 
beliniz gerçekten kalınsa ve göbeğiniz de varsa aşırı bir yağlanma söz konusu demektir. Bu durumda öncelikle kardiyo egzersizleri (koşu, yürüyüş) yaparak kalori yakımınızı da arttırmalısınız. 

Yeterince inceldiniz ama belinizde hala simit oluşmaya devam ediyorsa ya da sıkı değilse o zaman daha fazla kardiyo sarkmalara yol açar. Yani siz uzun süreli egzersizleri bırakıp 15-20 dk.lık bölgesel ama karın bölgenizi gerçekten zorlayan egzersizlere yönelmelisiniz. 

Bir sonraki blogda düz karın için ideal beslenme şeklinden bahsedeceğim, sonra da bel ve karın bölgesini çalıştırmada önemli noktalarla ilgili bir yazı gelecek. Takipte kalııın! 

Bu hafta boyunca da instagram profilimde kendi bel ve karın çalışma rutinimi paylaşacağım.
Okuduğunuz için teşekkürler, dilerim faydalı ve motive edici olmuştur ! ♥ ♥ ♥ ♥ 














Kaçamaklardan Kaçmak - Bir Diyet Dramının Fizyolojik Gerçeği

Yeni bir hafta, yeni bir konu.
Bu hafta konumuz: DİYETTE KAÇAMAKLAR SORUNSALI.
Ben de bir çikolata ve tatlı bağımlısı olarak konuyu daha çok tatlılar açısından ele alacağım Ama günlerde kendini kaybetmeler, gece acıkmaları, alıştım kopamıyorum çikolata krizleri de buna dahildir. :)



NEDEN KAÇAMAK YAPIYORUZ?


Bunun en büyük sebebi elbette ki alışkanlıklarımız ve insan olmamız. Ey insanoğlu neden yasak olana ilgin bu denli büyük? :)

Diyetteyim deDİğiniz andan itibaren fastfood, hamurişi, tatlı gibi şeyler otomatik olaak beyninizin devamlı arzulanan kısmına atanıyor. Bu çok normal, her insan yaşıyor. (Siz inanmayın o ben çat diye kestim herşeyi diyenlere :))
Bu yüzden bu yiyecekleri görmesek dahi "ay canım çekti bee" oluyoruz. Bir de tabi yıllarca her istediğimizde yapıp, alıp yedik bunları. Neticede Türk milleti olarak yemekse biz her türlü varız diye, nice engeller aşıp o adana dürümleri de geceleri gömeriz yani. :)

KAÇAMAKLARLA SONUÇTAN KAÇIYORUZ
Ama bir anlık gaflet ve dalalet içinde oturup o kısırı, ne bileyim ıslak keki yediğimizde bitirdiğimiz an içimize çöken o pişmanlık duygusu ve "Höff şiştim be!" narası ile müthiş bir psikolojik krize kendimizi sokuyourz. Bu bir suç işlemekle aynı psikolojik semptomları vücudumuza yaşatıyor. Tamamı aynı hormonun ürünü, kortizol.

Yemememiz gereken birşey yiyip ya da yapmamız gerektiğini bildiğimiz halde spordan kaçınınca vücuda yüklenen stres kortizol hormonumuzu tetikliyor.

KORTİZOL NE YAPIYOR?
Kas yıkımı ve yağ tutma. Vücut streste olduğunu anlayınca düzensiz bir şekilde vücuttaki enerji kaynakları oradan buradan çeker, olası bir depresyon ve açlık durumunda sorun yaşamasın diye de yağları hooop toparlıyor. Yani bu ne demek, siz o KAÇ-amakla sonucunuzdan uzaklaşıyorsunuz. Hedeften uzağa kaçıyorsunuz.

EE NE YAPAYIM BEN? : 21 GÜN TAKTİĞİ
Sebepleri ve neden yapmamazı gerektiği net olduğuna göre, bize bunu yaptıran alışkanlık konusuna dönelim. Size bir psikologtan dinlediğim 21 GÜN - ZİNCİRİ KIRMA yönteminden bahsedeceğim.
İnsan vücudu birşeye 21 gün düzenli yaptığında alışıyor ve aynı şekilde 21 gün düzenli bir şekilde o şeyi hayatından çıkardığında yokluğuna da alışıyor.

Zincir yönteminde aşağıdaki gibi bir çizelge hazırlıyorsunuz. En üste hedefinizi, mesela : KAÇAMAK YAPMA! yazıyorsunuz ve yapmadığınız her gün için bir çarpı atarak 21 günlük zinciri bozmadan devam etmeye çalışıyorsunuz. X olmayan her gün için zincir kırılır ve başa döner . :)



Umarım bu yöntem birilerinin sonuca giden yolda kendini geriye atmasının önüne geçecektir.
Haydi şimdi o keki usulca yerine bırak, aklındaki o poğaçayı çıkar da tabloyu hazırla. Perşembe blogunda tatlışş tariflerle görüşmek üzere ! :)

#ellyfit_

Youtube Kanalım : youtube.com/bireylem
instagram:               instagram.com/fit1eylem

Perşembe

Kendini Değiştirmenin Psikolojik Yüzü

...
Alışkanlıklarınızın dışına çıkmak, yıllardır yaşadığınız evi değiştirmek veya beslenme alışkanlıklarınızı değiştirip kilo vermeye çalışmak her zaman hem tazelenmiş hissettiren hem de zor durumlardır. “Rahat olduğunuz sınırlar” içinde yuvarlanıp gitmek kolay görünse de, bu sınırların dışına çıkıp kendiniz için bir şeyler yapmaya başlama zamanı geldiğini fark ettiğinizde önce bir keyif yaşarsınız, ancak zamanla zorlandığınızı hissedersiniz.

HAH İŞTE ORASI GERÇEKTEN NE İSTEDİĞİNİZE KARAR VERME YERİ !






Gerçekten bedeninizi değiştirmek/geliştirmek istiyor musunuz, yoksa “ben rahatım aslında yaa, sadece şu pantolona sığamadım” mı diyorsunuz? Bunu kendinize gerçekten sorun. Eğer evet değişim diyorsanız, devam edebilirsiniz okumaya. :)

Hayatta değişimlerin her türlüsü zorludur. Ama zaten hali hazırdaki yaşam şeklinizle, hayatta hiç olmadığınız bir siz olamazsınız. Kendinizi motive edebilmek için asla unutmamanız gereken bir kaç şeyden bahsedeceğim ben burda .

-YÜZDE YÜZÜ ORTAYA KOYMAK İMKANSIZLIĞI: Başardığını gördüğünüz kimse hiç kaçamak birşeyler yemeden ya da spor salonuna gitmeyi/spor yapmayı atlamadan, bu başarıya %100 efor sarfedip gelmemiştir. Hepimiz insanız. :) HERKES PES EDİP YENİDEN BAŞLIYOR. Peki kimler başarıyor? Yıkılan bir taşın dizdiği tüm taşları yıkmasına izin vermeden, o eksik taşı görmezden gelip çalışmaya devam edenler!

-KENDİNİZ İÇİN, BUNDAN SONRA RAHAT NEFES ALMAK İÇİN: Spor yapmak veya yediklerinize dikkat etmek, bunlar şu an o gün için zor gelebilir. Canınız bir şey çekebilir, haliniz olmayabilir, hava berbat olabilir. Ama bugünün kafasını yaşarken yarının bedenini inşaa edemezsiniz. Ve kimse sizin için bunu yapamaz. Bu sizin bedeniniz ve TAMAMEN SİZİN SORUMLULUĞUNUZ. Eve gelen misafir veya dışarda arkadaşlarla olmak hallerinde sizin ne tükettiğiniz sizin iradenize bağlı. O anı yaşamak için bir kaç ay sonranın hayallerini çöpe atmayın.

SON SÖZ

“Sadece bi karar ver, seçimler yap ve bunlara bağlı kal. Eğer gelecekte bunların sana müthiş mutluluk vereceğini biliyorsan, şu an bulunduğun yolun zorluğunu görmezden gel. ASLA PES ETME, BAHANELER YARATMA. Kendi önündeki tek bariyer yine sensin. KENDİNİ AŞ.!”


Bu arada takip etmek isteyenler için, şuraya tıklayıın => Bir Eylem! - Youtube
                                                                                           instagram.com/fit1eylem


"40 kilo olmayalım, fit olalım ! :)" -ellyfit

Pazartesi

Benim "İdeal Kilo" Hikayem - Motivasyon




1. AŞAMA :
7 AYLIK ve MİNİCİK DOĞUP OBEZİTE SEVİYESİNE GELMEK
Hayat daha bana ömrümün ilk yıllarında sen kilona dikkat etmelisin demiş de benim üstelik sağlıkçı olan annem de bunu görmezden gelmiş, babam da "Allahım hep kızım olsun istedim, biricik kızıma kavuştum." diyip beni besiye çeke çeke 1 yaşıma girmeden obezite sınırına getirmeye başarmışlar.

(Tabi bunda 0-3 yaş arası bakımımda ve gelişimimde emeği geçen halam, dayım, amcam ve teyzemin de etkisi büyüktür.)

2. AŞAMA
SEN BÜYÜME DÖNEMİNDESİN, YE YE!
İlkokul ve ortaokul zamanlarında anneler hep sen büyüme dönemindesin tabi yiyeceksin der, bu aşamada şanslıydım yedim yedim ama hareketlilik, canlılık, kanlılık derken pek yaramadı. Sıkıntısız bir çocukluk atlattım da, tabi Gürcü olmanın getirisi aşırı kemikli yapı ve yaşıtlarıma göre iri olmam sebebiyle 4.sınıftan itibaren asla çocuk reyonunda giyinebildiğimi hatırlamam. O pek moda ekose eteği de hiç giyemedim mesela. Sanırım tartıda ilk kez 40ın üzerini gördüğümde kilo derdi ergenlikle birlikte beni basmaya başlamıştı.  (Yahu tüm kankalarım da çok zayıftı ne yapayım.! :))

3. AŞAMA
LİSE YILLARI: ERGENLİĞİN NİRVANASI
İşte bu dönemde artık "annem babam bana karışamaz yea" diyip gece yarıları evdeki cicibebelere kadar hunharca tüketmem sonucu 70kilolara kadar gördüm. Tam da ergenliğinin zirvesinde bir kız için ne acıdır bilirsiniz aslında. Nitekim çevrendekiler de ergen, devamlı acımasızca bir eleştirmeler falan. Yine de ne özgüvense hiç diyetle sporla işim de olmuyordu. İyi kötü geçinip gidiyordum kilolalarımla ben.

3. AŞAMA
ÜNİVERSİTE HAYATI: ANNE NERDESİN?
Üniversite için Antalyaya gelmem, annemsiz ilk senem ve fastfoodlar, makarnalar. Annemin kıyamayıp getirdiği 20 kavanoz nutellayla da birlikte işler çığrından çıkmıştı ama ben hem mutsuz, hem kalender. Devam devam, amaaan diyordum. :)


4. AŞAMA:
İYİKİ GELDİN FİTNESS!
Ben ki 15 dk pilates videosu yapmamış, en son sporu ortaokulda yakan top oynamak olan Eylem spora başladı da, ağırlık çalışıyor da. Tabi şaka gibiydi ama oldu. Sağlıklı beslenme makaleleri okumaya başladım derken ilk iyi gelişmeler. Tenise de başladım, artık gerçekten sağlıklı olmanın yolunu öğrenmiştim. Bundan sonra spor benim için aşktı.



5. AŞAMA
AMERİKA RÜYASI: ANOREKSİYAYA UFAKTAN BİR SELAM VERMEM

Üniversite 2. sınıf bitti, ben bir Work and Travel yapayım. Gideyim orda hunharca dağ bayır koşayım da, ama birşey de yemeyim ki karın kaslarım çıksın, oooh derken ayılmalar bayılmalar, güçsüz düşmeler. Fitnessın da fazlası zarar mı ne anacım. Yoksa ben o "idoller" gibi olmaya fazla mı takılmıştım. Velhasıl kötü bir dönemdi. Neyse ki erken fark edip canım arkadaşım Diclem* ile kutu kutu dondurmaları yiyip(!) sağlıklı(!) olduk yeniden.







6. AŞAMA
HERŞEYİ BİLİYORUM, AMA HEP BAŞA DÖNÜYORUM

Amerikadaki kötü deneyimin ardından daha fazla oku, izle, öğren Eylem dedim. Tamam diyet, antrenman bir sürü şey biliyorum ama bir kısır döngü içine girmişim.
ÇÜNKÜ BEN OBUR BİR İNSANIM.
Türkiyeye dönünce düzenli antrenmana da döndüm ama bir sonraki sene Amerikaya yeniden gittik. Ah işte bu ikinci sefer beni aldı başladığım yere yakın bi yere bıraktı.
Döndüğümde özgüven anlamında yerlerdeydim. Uzun zamandır "fit Eylem" olmak iyiydi. İnsanlar kendine ne yaptın diyordu tabiki. Bir iki ay kendime gelemedim, sonra YENİDEN BAŞLASIIIIIN!


7.AŞAMA : BU DÖNGÜYÜ KIRMAK LAZIM

Gerçekten uzun sayılabilecek bir süre yukardaki iki halim arasında gidip geldim. Diyet-Düzenli spor, boz, tekrar ve tekrar. Bu nereye kadar gidecek bilmiyordum tabi. Çünkü benim için spor yapmak kolaydı ama boğazımı tutmak çok zordu.

BEN BİR ÇİKOLATA BAĞIMLISIYIM 
AMA
DİYETSİZ HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR, ANLADIM!



8.AŞAMA: AYDINLANMA VE DÖNGÜYÜ KIRMA
Evet bu döngüyü kırmam lazımdı, diyetin önemini anlamam lazımdı. Belki aşırı kilolu değildim, ama mutlu da değildim bu bedenle. Herkes iyisin derken bile ben iyih issetmiyorsam birşey de yapmam lazımdı. Üstelik bu benim işim de olsun, başkalarına daha iyi,daha sağlıklı bir bedene sahip olmayı öğretmek istiyordum. Bu yüzden önce kendim ÖZGÜVEN ve İRADEmi geliştirmeliydim. 

Nitekim büyük ölçüde yaptım da, belki tatlıları tamamen kesemedim. Ama kendime ve hayatıma en uygun diyeti buldum ve sporu her gün daha iyi olmak için yapmaya başladım. O an zaten hiç olmadığım kadar iyi hissettim ve iyi göründüm. 







SONUÇ: İSTİYORSAN GİT VE AL !
Bugün "Çok iyi görünüyorsun" dediğiniz herkes iyi bir genetiğe sahip olduğu için o şekilde değil. Ben dışardan çok iradeli görünüyorum ama içimdeki gelgitleri burda samimi bir şekilde paylaşmaya çalıştım sizinle. Hala birden kafamı puding tenceresinin içinde bulabiliyorum :) Ama bırakmıyorum. bir hatanın tüm dizdiğim taşları yıkmasına izin vermemeyi öğrendim. Bunu yaptığımda devamı da geldi. Hiç bir başarı kısa sürede elde edilmiyor. Ama sabrettiğiniz süre kadar başarı beraberinde geliyor.

"SABIR ve İRADE = HERŞEYDE BAŞARI"